23 Ocak 2012 Pazartesi

Arkadaşımın gözünden kedisi.

          Aslında arkadaşımın kedisi 'Bir kedi ne kadar çirkin olabilir ki?' sorusunun cevabıydı.

Arkadaşımdan artık arkadaşım diye uzun uzadıya bahsetmeyeceğim kısaca adı Olkun'dur. 

     Olkun benim en yakın arkadaşlarımdan biridir. Kendisi şirin bir evde bekar hayatı sürdürmektedir. Bu şirin evini sanırım şirin bir hayvanla süslemek istedi  ki kardeşim, bir gün beni aradı ve;

     -Kanka ben kedi aldım lan çok tatlı.
     +Harbi mi kanka kedileri severim.
     -Tamam gelince görürsün.

O gün geldi. Hep birlikte Olkun'un evine gittik. Daha kapıdan girer girmez değişik bir kedi sesi geldi. Abi bir kedinin sesi bile bu kadar çirkin olabilir mi ya? Evet olabilir. Her neyse kediyi görmemle şok olmam bir oldu. Ben hayatımda bu kadar çirkin bir kedi daha görmedim.

    Hemen aklıma bu kedinin nasıl dünyaya geldiği hakkında binbirtürlü hikaye geldi.

'Bir gün chinchilla cinsi bir kedi, ünlü olma hayalleri ile evden kaçar, bu sırada yasak ilişki sonucu doğmuş bir sokak kedisiyle tanışır. Bu sokak kedisi bizim sevimli tatlı chinchilla cinsi kedimizi ünlü olma vaatleriyle kandırarak arkadaşlarıyla tanıştırır. Diğer sokak kedileriyle samimi bir arkadaşlık kuran sevimli kedimiz başına geleceklerden haberiz ünlü olma hayalleri kurmaya devam eder,

Bir gün bütün sokak kedileri bir parti verir. Bu partiye bizim sevimli ünlü olma hayalleriyle evden kaçan chinchilla cinsi kedimiz de katılır. Ve ne olduysa o gün olur. İçkiyi fazla kaçıran chinchilla bir anda bütün sokak kedilerinin saldırısına uğrayarak korkunç bir tecavüze uğrar. Ve işte bizim Olkun'un çirkin kedisinin temelleri burada atılır'

     Lafı fazla uzatmadan çaktırmadan  çektiğim Olkun'un canı gibi sevdiği ona göre dünya tatlısı bana göre bir korku filminde başrol oynayacak kadar çirkin kedisinin fotoğrafını sizinle paylaşayım.



     İşte bu yarı insan görünümlü yasak ilişki sonucu dünyaya gelmiş Olkun'un canından çok sevdiği kedisi bu (töbe bismlillah)

     Kediyi gördüğüm andan itibaren gecelerce uyku uyuyamadım inanır mısınız dostlar. Olkun'un evine gittiğim gün bir de bende bok varmış gibi sürekli orama burama sürtünerek kendini sevdirmeye çalışan bu allien dünyanın en yavşak kedisi olma şerefine de sahip. 

     'Ben hayatta iki şeyden nefret ederim a dostlar;. 1. 'Zorla kendini sevdirmeye çalışan yavşak kedi'. 2.'Zorla kendini sevdirmeye çalışan 2 tane yavşak kedi'

     Lakin bu kedi Olkun'a göre dünyanın en tatlı kedisi olmalı ki,. bir dakika kucağından düşürmez, onunla oyunlar oynar, sever aynı tabaktan yemek yer. Düşündüm de bu çocuk bu kediyi nasıl görüyor. İşte blog başlığımın anlamı da buradan geliyor. Şimdi bu kediye Olkun'un gözünden bakalım;


     İşte 'Arkadaşımın gözünden kedisi' ancak böyle olsa gerek ki hala bu kediyle hala aynı çatı altında yaşıyor.


Yorum sizin dostlar,


Esen kalın....